Karl Wallenda ve İnancın Önemi

19 Temmuz 2018
Okuma süresi 2 dk

“Uçan Wallendalar” ismini duymuş olabilirsiniz. Bir dönemin ünlü ip cambazları. Yine o dönemin ünlü sirki Ringling Brothers’ta gösteriler yaparak ve TV şovlarına çıkarak oldukça ünlenmişlerdi. Grubun lideri Karl Wallenda Alman asıllı bir Amerikalı idi. Eşi ve çocukları da birer ip cambazı olarak grupta gösteri yapıyordu. İlk başta ip üstünde 4 kişi ile yaptıkları 2 katlı piramidi geliştirerek 7 kişilik ve 3 katlı hale getirdiler.

1962 yılındaki bir gösteride 3 katlı piramiti oluşturduklarında kayıp düştükleri bir kaza yaşadılar. Ve Wallendalar’dan ikisi bu kazada hayatını kaybetti. Karl ve bir üye daha kötü şekilde yaralandı. Bir anda gösteri hayatları sona ermişti.

Peki o korkunç kazadan sonra Karl ne yaptı?

57 yaşındaydı ve tüm vücudunda önemli kırıklar vardı. Değnek yardımı ile yürüyebilir hale gelmek bile 6 ayını aldı. Yürümeye başlar başlamaz, arka bahçesinde yerden 2-3 cm yüksekliğe bir ip gerdi ve üstünde her gün çalıştı. Gün be gün ipi daha da yükseltti. Onun tekrar cambazlığa geri döneceğini öğrenince şaşıran insanlara “İp hayatın kendisidir. Geriye kalan ise sadece beklemektir.” diye açıklama yapıyordu.

İp cambazlığı Karl’ın hayat gayesi idi. Hayatındaki en büyük acı ile bağlantılı olmasına rağmen, usta olduğu bu alanda tekrar ustalaşmaya kararlı idi. Bunu yapabileceğine inanıyordu. Arka bahçesinde çalışırken fiziğini, zihnini ve becerilerini yeniden inşa etti. 1963 yılında tekrar ip üstünde gösteri yapmaya başladı. Ama o yıl da, gösterilerinden birinde ekibinden biri düşerek hayatını kaybetti. Bir diğer üye de 1972 yılında gösteri yaparken öldü. O aynı kararlılıkla gösterilerine devam etti. 1977 yılında meşhur piramit gösterisini tekrar yaptı.

Karl kaderinin ip cambazlığı olduğuna inanıyordu ve bu kader ile uyum içindeydi. Kararlarında hiçbir zaman çevresindekilerin onayına ihtiyaç duymadı ve gideceği yolun kendi görüşünün belirlemesine izin verdi.

73 yaşında, 1978 yılının Mart ayında, Puerto Rico’da açık alanda yaptığı bir gösteride, tam ipin ortasına geldiğinde şiddetli rüzgar sebebiyle düşerek hayatını kaybetti. Eşinin ifadesine göre düşmeden birkaç ay önce, bir gece uykusundan uyanmış ve rüyasında düştüğünü gördüğünü söylemişti. Bu kadar badire atlatan Karl, o zamana kadar ipten düştüğünü kafasında hiç canlandırmamıştı. Belki de artık yapamayacağına inanmaya başlamıştı.

0 Yorum

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir