Toshiba Taşınabilir Bilgisayar Dünyasında Nasıl Çığır Açtı?

16 Mart 2024
Okuma süresi 4 dk

1970’lerin sonlarında Toshiba, bilgisayar sektöründe belirsiz bir gelecek ile karşı karşıyaydı. Şirket, hem ana bilgisayar (mainframe) hem de kişisel bilgisayar (PC) pazarında başarısız olmuştu. Ancak, vizyon sahibi bir mühendis olan Tetsuya Mizoguchi, Toshiba’nın rolünü yeniden tanımlayan ve dizüstü bilgisayar ve notebook endüstrilerini şekillendiren bir girişime liderlik etti.

Mizoguchi Toshiba’da ana bilgisayar bölümünde bir üst üzey yönetici idi. 1983 yılında, ABD’ye yaptığı bir seyahat sırasında önemli bir pazar açığını fark etti: Japon çalışanlar küçük yaşam ve çalışma alanlarında yaşıyorlardı, bu da büyük masaüstü bilgisayarların kullanımını zorlaştırıyordu. Hem işte hem de evde kullanılabilecek taşınabilir bir bilgisayar fikrini geliştirdi. Ancak, Toshiba’nın üst yönetimi bu alandaki geçmiş başarısızlıkların getirdiği yorgunluk ile, kaynak eksikliği ve mühendis yetersizliğini bahane ederek projeyi reddettiler.

Ancak Mizoguchi, ihtiyacın ne kadar büyük olduğunu görmüştü ve bu sebeple fikri hayata geçirebilirse başarı getireceğine inanmıştı. İki defa reddedilmesine rağmen, Tokyo’nun 40 kilometre dışında yer alan Ome fabrikasında on kişilik bir mühendis ekibini gizlice topladı. Amacı üst yönetimin kısıtlamalarından ve dikkatinden uzak bir şekilde özgürce deney yapmak idi.

Mizoguchi, projesi üstünde çalışırken, Toshiba’nın geleneksel araştırma ve geliştirme süreçlerine bağlı kalmak yerine, insan (hedef kitle) odaklı bir yaklaşım benimsedi. Bu yaklaşım, kullanıcı ihtiyaçlarını derinlemesine anlamayı ve onlara uygun çözümleri hızlı prototiplerle test etmeyi hedefliyordu. Bu sebeple 5 takıma bölünen mühendisler bilgisayar bayilerini ziyaret edip kullanıcılar ile görüşerek bir saha araştırması yaptı. Elde ettikleri bulgular doğrultusunda üründe mutlaka olması gereken özellikleri ve ürünün mutlaka sağlaması gereken koşulları çıkardılar. Bunlara bakarak ilk ürün konseptini kurguladılar ve prototip üretmeye başladılar.

Ana başarı faktörü cihazın küçük olması idi. Geliştirme sürecinde, mühendislerin çalıştıkları son prototipi gösterip cihazın boyutunun daha fazla küçültülemeyeceğini iddia ettiği bir an, Mizoguchi ekibi daha da zorlamak için prototipin kasasını açtı ve içine su döktükten sonra ters çevirdi. Masaya sadece birkaç damla düşünce “Bakın, hâlâ biraz boşluk var!” diyerek ekibin prototipi yeniden çalışmasını istedi. Bu kararlılık, nihai ürünün hem kompakt hem de güçlü olmasını sağladı.

1985 yılında, Mizoguchi’nin ekibi hayal ettikleri ürünü piyasaya sürülmeye hazır hale getirdi. Ancak Toshiba’nın liderleri, bu ürünü piyasaya sürmeyi reddetti. Neyse ki, Toshiba Avrupa’nın kıdemli başkan yardımcısı Atsutoshi Nishida, tasarımın potansiyelini gördü ve Avrupa’da küçük hacimli bir deneme yaparak destek olabileceğini söyledi. Bu sayede Dynabook adı verilen dizüstü bilgisayar Avrupa pazarına tanıtıldı ve ürün kısa sürede büyük bir başarı yakalayarak binlerce adet sattı.

İlk Dynabook modeli olan T1100 dizüstü bilgisayarının Avrupa’daki ilk başarısı, şirket stratejisinde bir değişimi tetikledi. Bu sayede taşınabilir bilgisayarlara olan talebin büyüklüğünü fark eden Toshiba liderliği, 1987 yılına gelindiğinde dizüstü bilgisayar girişimini ana operasyonlarından biri haline getirdi. Bu dönüm noktası, Toshiba’nın 1988 itibarıyla Avrupa dizüstü bilgisayar pazarının %38’ine, Japonya’nın ise %46’sına hakim olmasını sağladı.

Başarıyı destekleyen birkaç stratejik faktör öne çıkıyordu:

  • Toshiba’nın Mizoguchi’ye üst yönetim onayı aramadan deney yapma imkanı veren organziasyonel esnekliği.
  • Hedef kitlenin isterlerini (azami taşınabilirlik için azami küçültme, IBM PC standartlarına uyum vb) iyi belirlemelerine, isterler ekseninde ürün tasarlamalarına, ürünü artırımlı bir şekilde geliştirmelerine imkan veren İnsan Odaklı İnovasyon yaklaşımını uygulamaları
  • Geliştirme ekibinin tekrar tekrar yaşanan başarısızlıklar ve reddedilmeler karşısında gösterdiği azim
  • Fikrini somutlaştırdıktan sonra Mizoguchi’e fırsat tanıyan Nishida gibi vizyoner liderlerin var olması

Dizüstü bilgisayarın başarısına dayanarak, Mizoguchi ve ekibi daha da iddialı bir projeye giriştiler. Dizüsyü bilgisayardan daha küçük ve ice bir notebook bilgisayar. Tıpkı önceki proje gibi, bu da başlangıçta üst yönetimin bilgisi dışında yürüyen bir proje oldu. 1989 yılına gelindiğinde Toshiba, dünyanın ilk notebook bilgisayarını piyasaya sürdü ve taşınabilirlik ve performans konularında yeni standartlar belirledi. Bu ikinci başarı, Toshiba’nın taşınabilir bilgisayar pazarındaki liderliğini daha da pekiştirdi.

Mütevazı bir gizli proje olarak başlayan ve sonunda Toshiba’nın ana operasyonlarına entegre edilen dizüstü ve notebook girişimleri, vizyon, azim ve İnsan Odaklı İnovasyon‘un gücünü göstermektedir. Bu ürünler, yalnızca kişisel bilgisayar dünyasını devrimleştirmekle kalmamış, aynı zamanda Toshiba’nın küresel bir teknoloji lideri olarak kimliğini yeniden tanımlamıştır. Yenilik yapmayı hedefleyen organizasyonlar için Toshiba’nın yolculuğundan alınacak dersler, bugün hâlâ geçerliliğini korumaktadır.

Kaynak: The birth and growth of toshiba’s laptop and notebook computers: A case study in Japanese corporate venturing https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0883902697000025

0 Yorum

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir