Saab Gripen’in Çevik Geliştirme Süreci

26 Temmuz 2023
Okuma süresi 3 dk

Savaş uçakları geliştirmesi, üretmesi ve kullanması oldukça pahalı araçlar. Bir savaş uçağını geliştirmek genelde beş yılın üstünde zaman alıyor ve geliştirme maliyetleri de milyarlarca dolar tutuyor. Daha sonra birini üretmek onlarca milyon dolara, kullanmak ise saat başına on binlerce dolara mal oluyor. Geliştirme ve üretim maliyetleri çok yüksek; ama kullanım ömürleri oldukça uzun oluyor. Otuz ila kırk yıl arasında kullanımda kalıyorlar ve genelde ömürleri boyunca bir veya iki defa donanım ve yazılımlarının yenilendiği ağır bir güncellemeden geçiyorlar.

Savaş uçaklarının en meşhuru F-16’dır. Dünya’da yirmiden fazla ülke tarafından kullanılıyor ve Dünya’daki savaş uçağı filosunun yaklaşık yüzde on beşini F-16’lar oluşturuyor. ABD, F-16 savaş uçağını geliştirmeye 1972 yılında başlamıştı. Yaklaşık altı yıl ve on dokuz milyar dolar harcadıktan sonra 1978 yılında seri olarak üretmeye başladı. F-16’nın dengi sayılabilecek İsveç’in milli savaş uçağı Jas39 Gripen ise 1980 yılında Saab’ın liderliğinde geliştirilmeye başlandı. Geliştirme süresi F-16’ya yakındı ama geliştirme maliyeti iki milyar dolar civarında gerçekleşti. Jas39 Gripen birim maliyet olarak kendi segmentinin en ucuz uçaklarından biri durumunda.  Amerikan F-16 ve Rus MiG gibi savaş uçakları yirmi yılda bir güncellenirken, Jas39 Gripen’in E serisi uçakları her altı ayda bir güncelleme alıyor. Gripen’in işletme maliyeti de oldukça düşük. F-16 uçaklarının uçuş saati başına maliyeti yüzde elli daha fazla. Fransız Rafale’nin uçuş maliyeti Gripen’in neredeyse dört katı. Tüm bu sebeplerden ötürü olsa gerek, Brezilya gibi birkaç ülkenin uçak filosunun ana oyuncusu durumundalar.

Peki bunu ne sağladı? O dönemlerde SAAB’de bir çalışan olsaydınız, kendinizi yedi ila dokuz kişilik otonom bir ekibin içinde çevik yaklaşımlar doğrultusunda çalışıyor bulurdunuz. Ekip olarak üçer haftalık planlar yaparak çalışırdınız. Nihai çıktıdan sorumlu olan bir proje lideriniz olurdu. Bu lider yapılacak işleri belirler, işleri küçük parçalara böler ve önceliklendirerek bir liste haline getirirdi. Her üç haftalık çevrimin başında bu listedeki en öncelikli işleri size aktarır, bunları birlikte daha da detaylandırır ve ekip iş planınızı oluştururdunuz.

Her çalışma gününe de sabah tam 7.30’da, ekibinizle birlikte on beş dakika sürecek bir ayak üstü hizalanma toplantısı ile başlardınız. Ekip üyelerinin her birinden, üzerlerine aldıkları işlerin ne durumda olduklarını dinler ve kendi yaptığınız işlerle ilgili gidişatı paylaşırdınız. Bu toplantınıza koçluk yapan biri olurdu ve sizin toplantı biter bitmez, 7:45’te diğer koçlar ile buluşur ekipler arasındaki hizalanmayı sağlardı. Ardından, sabah 8:00’de, çalıştığınız bölümdeki proje liderleri bölüm düzeyinde günlük bir hizalanma için bir araya gelirdi. Varsa, ekiplerinin teslimatlarını, çıkan engelleri ve destek ihtiyacını tartışırlardı. Bu kısa hizalanma zincirinin üst yönetim seviyesine kadar devam ettiğini görürdünüz. En üst düzey yönetim de günlük hizalanma toplantısını sabah 8.45’te yapardı. Her bir ekipten gelen girdiler bu şekilde liderlere aktarılırdı. Herhangi bir çıktının planlanan teslimatını engelleyen bir sorun liderlerin hemen dikkatini çeker ve bu engelleri kaldırmak için önlem almaya sevk ederdi.

Çalışma şeklinin doğası gereği bitirdiğiniz işleri diğer ekiplerin yaptığı işler doğrultusunda arada bir revize etmek zorunda kalırdınız. Ama kimsenin bunu saf bir verimsizlik olarak görmediğini, daha büyük israfları engelleyen zaruri bir taviz olarak gördüğünü hissederdiniz. Ekibiniz için tanımlanmış işler bittiğinde, başka işler için başka ekiplere katılır, yeni işler üstlenirdiniz.

SAAB, Jas39 Gripen projesi tam bir çevik kurgu ile yönetti. Ekipler Scrum, Kanban, XP veya bunlardan devşirilmiş çevik yöntemleri istediği gibi uygulamada serbestti. Her ekibin yapması gereken işi belirleyen, nihai çıktı ile ilgili performans kriterlerini belirleyen birileri vardı ama ekipler arzu edilen sonuca neyi nasıl yaparak ulaşacaklarını seçme konusunda tam özerkliğe sahipti. Bugün pek çok endüstri analisti, Jas39 Gripen’in maliyet yönünden en etkili uçak olmasını Saab’ın geliştirme sürecini kısa PUKU (Planla-Uygula-Kontrol Et-Uyarla) çevrimleri ile yönetmesine ve çevik çalışma yaklaşımlarını etkin bir şekilde kullanmasına bağlıyor.

0 Yorum

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir