Hayatını Gözden Geçir!

20 Aralık 2021
Okuma süresi 7 dk

Kendini hayatın akışına bırakmak ve yıllar geçtikten sonra gözünü açıp kendi kendine “Vay be, hayatıma ne olmuş böyle!” diye söylenmek çok kolaydır. “Ne olmuş böyle!” derken ima ettiğiniz şey olumlu ise şanslısınızdır. Olumlu değilse, ama elinizden gelen her şeyi yaptığınızı düşünüyorsanız yine şanslısınızdır. Hem olumlu değil hem de hayatınızı daha olumlu hale getirmek için elinizdeki fırsatları kullanmadığınızı ve yeteri kadar çabalamadığınızı düşünüyorsanız artık elinizde sadece pişmanlık vardır. Hayat denen filmi geriye sarmak mümkün değildir. O yüzden arada bir, hayatın debdebesinden kafayı kaldırıp bir özdeğerlendirme yapmak ve eğer hayatınızın mutlu olmadığınız tarafları var ise çevrenizdeki olasılıklara bakmak iyi bir alışkanlıktır.

Özdeğerlendirme ile kastım, hayatınızın en önemli alanlarını tarayıp durumunuzu değerlendirdiğiniz bir zihin egzersizi… Aile hayatınız, iş hayatınız, arkadaşlık ilişkileriniz, iç dünyanız… Her şey yolunda gidiyor mu? Yolunda olmayan bir sürü şey olabilir ve hepsini yoluna koyma imkanınız olmayabilir. Bunlar içinden hangileri sizin için önemli? Önemliler içinden hangisi en önemli? Bu en önemli konuda ne noktada olmak istiyorsunuz? İstediğiniz noktaya neden varamıyorsunuz? Neleri engel olarak görüyorsunuz, nelerden korkuyorsunuz? Bu engelleri nasıl aşabilirsiniz? Ya da engellerle uğraşmadan başka nasıl yollar üretebilirsiniz? Sadece öz kaynaklarınızı düşünmeyin! Çevrenizden nasıl destekler alabilirsiniz?

Farkındalık, Hayal, Eylem

Bu sorulara cevap veren insan duygu ve düşüncelerini irdeler, kendini daha fazla tanır, hayatının gidişatı ile ilgili farkındalığını arttırır ve hayatının mevcutta neye benzediği ile ilgili kafasında net bir resim oluşturur. Farkındalık değişime zemin hazırlar; ama tek başına değişim için yeterli değildir. Aynı zamanda, mevcut durum ile ilgili bir tatminsizliğin var olması gerekir. Mevcut durumu değiştirmenin önem ve aciliyeti ne kadar yüksekse hissedilen tatminsizlik duygusu da o kadar kuvvetli olur. Bu da insanı başka bir gelecek üzerine hayal kurmaya iter. Bu egzersizdeki sorular, insanın hayatıyla ilgili beklentilerini netleştirmesine, neyi değiştirmek istediğine karar vermesine, hayatının daha iyi olduğu bir geleceği hayal etmesine ve o geleceğe ulaşmak için seçenekler üretmesine yardımcı olur. Tüm bunlar şahane değişimlerdir. Çoğu insan bu noktaya kadar kolaylıkla gelir; ama önemli bir kısmı sonraki aşama olan “eylem” aşamasına geçmeden kalır. Özellikle de gerekli olan değişim büyük ise…

Değişimi Mümkün Kılan Eylemdir!

Büyük değişimler için eldeki bazı güzel şeylerin de bırakılması, hatta değişim için yakıt olarak kullanılması gerekir. Aynı tırtılın kelebek olmak için yaptığı gibi… Kelebek olma süreci, tırtılda biyolojik bir tetiğin çekilmesi ile başlar. Bu tetik çekildiğinde, tırtıl kendisine uygun bir yer bulur, ağzından salgıladığı ipeksi sıvı ile bir noktaya yastık inşa eder ve kuyruğundaki kanca ile o yastığa tutunarak kendini baş aşağı asar. Sonra çok ilginç bir süreç başlar. Tırtıl vücudundaki çoğu dokuyu eritecek bir enzim yaymaya başlar. Tırtılın vücudundaki organlar yavaş yavaş çözünür ve bir çorbaya dönüşür. Bu çorbanın içinde, tırtıldan geriye kalan ve yaşayan tek şey kelebek olduğunda da ona lazım olacak birkaç organ ile disk şeklindeki birkaç hücre öbeğidir. Bu diskler, hali hazırda tırtılda bulunmayan ama tırtılın bir sonraki kelebek hali için gerekli olan organların yapı taşlarıdır. Her disk kelebeğin vücudunun bir kısmını oluşturmak üzere programlanmıştır. Tırtılın, kelebek halinde ihtiyaç duymayacağı organları ile hazırladığı çorba bu hücre öbekleri için besin kaynağı olur. Zaman içinde sertleşen ve kabuk halini alan deri bir gün çatlar.  O korkunç ölümün ardından tırtıl kelebek olup yeniden doğar.

Tırtıl, yeni ve çok farklı bir hayat için bir önceki hayatını bitirmek zorundadır. Hem tırtıl olarak kalmak hem de kelebek gibi yaşamak mümkün değildir. Her büyük değişim de böyledir. Yeni hayatın yeşerebilmesi için bir önceki hayatın çözünüp ona yakıt olması gerekir.

Büyük değişimler aynı zamanda belirsizliği kucaklama cesaretini gerektirir. Potansiyelimiz, yani olabileceğimiz tüm hallerimiz, şimdiki halimizden daha büyüktür. Çevremiz ve tercihlerimiz bizi olabileceğimiz tüm haller içinden şimdiki halimize getirmiştir. Tırtılın içinde taşıdığı ve onu kelebeğe dönüştürmeye yarayan hücre diskleri gibi herkesin içinde yeni başka hayatların filizi olabilecek gizli tohumlar vardır. Bu tohumların ne olduğunu ve neyin doğmasına vesile olacağını önden tam olarak bilme şansımız ise yoktur. Değişimin sonunda neyin karşımıza çıkacağını görebilmek için eyleme geçmek ve değişimi yaşamak gerekir. Mevlana’nın dediği gibi, yolu görebilmek için, yolu yürümeye başlamak gerekir.

Haydi Başlayalım

Şimdi dönelim, en başta bahsettiğim özdeğerlendirme çalışmasına… Çalışma 3 aşamadan oluşuyor. Başlamadan önce elinize bir kalem ve birkaç kağıt alın.

1. Aşama: Farkındalık

İlk adım olarak yakın döneme odaklanın. Son birkaç yılı düşündüğünüzde:

  • Sizi en çok mutlu eden şeyler nelerdi? En pırıltılı anlarınız nelerdi? Bu anları özel kılan neydi? Hangilerinin tekrar etmesini isterdiniz?
  • Sizi en kötü hissettiren şeyler nelerdi? En zorlandığınız anlar nelerdi? Bu anları sizin için kötü veya zorlayıcı kılan neydi?
  • Tüm bunlardan neler öğrendiniz? Öğrendikleriniz hayatınıza ne kattı?

Şimdi de hayatınıza biraz daha derin bakın:

  • Hayatınızdaki en önemli başlıkları, konuları, alanları düşünün. Şu an hayatınızı birkaç alana bölecek olsanız, hangi alanlar çıkar? Şu an olmayan ama olmasını istediğiniz yeni alanlar neler? Ör: İş, spor, kültürel faaliyet, yakın arkadaşlar, büyük aile, sağlık, hobiler…vb.
  • Sonra bir çember çizin ve çıkan alt başlık sayısı kadar içine dilimler çizin. Belirlediğiniz her başlığı bir dilim içine yazın. Çemberin merkezinin 1, dış çeperinin ise 10 olduğunu hayal edin. 10 en yüksek değer olacak şekilde, her başlık için kendinize şu soruları sorun: “Hayatımın bu alanını düşündüğümde, tatmin seviyem 10 üzerinden kaç? Bu tatmin seviyesine gelmemi sağlayan şeyler neler? Neler olsaydı, bu alandaki tatmin seviyem 10 olurdu” Tatmin seviyenizi çembere işaretleyin. Sizi mevcut tatmin seviyesine getiren şeyleri ve 10 seviyesine taşıyacağını düşündüğünüz şeyleri de çemberin çevresine yazın. Bu sayede bir dilim radar grafiği oluşturmuş olacaksınız.
  • Şimdi grafiğin bütününe bakın. Ne fark ediyorsunuz? Bu grafik size neler söylüyor? Bu aşamada biraz zaman harcayın. Aklınıza gelenleri yine kağıda not alın.
  • Daha sonra ilk odaklanmak istediğiniz alanı seçin. Bu alanlardan hangisi sizin için daha öncelikli? Hangisindeki tatmin seviyeniz 1 puan artsa hayatınızın tamamına etkisi görece daha büyük olur? Odaklanmanız gereken bir alan seçecek olsanız, o hangisi olur?

2. Aşama: Hayal

  • Şimdi elinize yeni bir sayfa alın. Seçtiğiniz alana odaklanın ve hayatınızı bu alan özelinde nasıl şekillendirmek istediğinizi biraz daha detaylı düşünün. Tam da istediğiniz noktaya ulaştığınız anı hayalinizde canlandırın, neler görüyorsunuz? Bu alanla ilgili ne yapmak istiyorsunuz? Neyi arzuluyorsunuz? Arzuladığınız noktaya geldiğinizi nasıl anlarsınız?
  • Hayal ettiğiniz noktaya ulaşmak için seçeneklerinizi düşünün ve bir liste haline getirin. Belirlediğiniz noktaya nasıl ulaşabilirsiniz? Önünüzde hangi seçenekler var? Sadece kendi imkanlarınız ile yapabileceklerinizi düşünmeyin! Çevrenizden alabileceğiniz destek ile yapabileceklerinizi de düşünün. Bu konuda iyi bir noktada olduğunu ya da olabileceğini düşündüğünüz birileri var mı? Onlar neler yapmış ve yapıyor? Onlar karşınızda olsa size ne tavsiye ederdi? Onlar sizin yerinizde olsa neler yapardı? Cevaplarınızın hepsini yazın.

3. Aşama: Eylem

  • Yeteri kadar seçenek çıkardığınızı düşünüyorsanız, şimdi de seçenekler arasından hangilerini seçeceğinize karar verin ve bir planlama yapın. İlk atacağınız adımlar neler olacak? Ne zaman yapacaksınız?
  • Kaynaklarınızı netleştirin. Planladıklarınızı yapabilmek için hangi kaynaklara ihtiyacınız var? Size bu yolda kimler destek olabilir? Erişebileceğiniz başka hangi kaynaklar var?
  • Planınızı tekrar değerlendirin. Hedeflediğiniz değişim ne kadar büyük? Yapmaya karar verdikleriniz ne kadar gerçekleştirilebilir duruyor? Yapacaklarınız sizi istediğiniz noktaya ulaştırmakta ne kadar yeterli olacak? Planı gerçekleştirebileceğinize ne kadar inanıyorsunuz? Nelerin engel olabileceğini düşünüyorsunuz? Onlar için neler yapabilirsiniz? Değişim için gerekli bedeli (zaman, para,…vs) ödemeye ne kadar hazırsınız? Daha hazır olabilmek için neler yapabilirsiniz?
  • Sürdürme şeklini tanımlayın. Bu planı nasıl sürdüreceksiniz? Sizi yolda ne tutacak? Sizi yolda tutmaya kimler ya da neler yardımcı olabilir? Nasıl yardımcı olabilir?

0 Yorum

Bir İçerik Gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir